İçi beni dışı seni
Citroen’in hem sevimli hem de şık modeli olan C3, 2016 yılında yenilenmişti. Yeni diye adlandırabileceğimiz bu modelin 1.6 litrelik benzinli motorlu ve tam otomatik vitesli versiyonunu kullandık! Yeni C3 tasarım olarak güzel ama tüketim olarak kullanıcısını biraz düşündürüyor!Citroen’in Saxo modelinin yerini 2002 yılında alan C3’ün ilk versiyonu olabildiğince pergelle çizilmiş bir şekildeydi. Sonrasında tekrar yenilenen otomobil yumuşak tasarım dilinden daha keskin bir hale bürünmüştü. Bugün ise o yıllardakinin aksine tam bir uzaylı formunda olan tasarımı, otomobile bakan gözlerin birden fazla bakmasına sebep oluyor.
Citroen ürün gamına C4 Picasso modeliyle giren bu tasarım dili, Cactus modeliyle devam etti. Tamponun ortasına konumlandırılmış farlar, hemen üzerinde bulunan gündüz farları ve motor kapağının üzerindeki Citroen logosu otomobilin tasarım dilini görenlerin yüzüne vuruyor.
Otomotiv sektöründeki en füturistik tasarımlardan biri olan Citroen tasarım dili, aracın kapılarındaki AirBump diye adlandırılan detaylarla devam ediyor. Airbump’lar markanın C4 Cactus modeliyle sektöre kazandırdığı farklılık diye adlandırabiliriz.
Bu içleri hava dolu olan plastik yastıklar, kapıların hafiflemesine sebep olurken bir taraftan da hafif darbelerdeki emilimi arttırıyor ve otomobilin gövdesi daha az zarar görüyor. Aracın arka kısmına geçtiğinizde ise kare formunda olan stopları ve yüksek tamponu tasarımı tamamlıyor.
Citroen C3’ü tamamen çevreleyen plastik eklentiler otomobilin görsel olarak crossover modellerine benzetilmesine sebep olabilir ki ben standart bir b segmenti olarak bu otomobili düşünmüyorum, sırf bu tasarımından ötürü. Ayrıca yerden yüksek olan gövdesi de otomobilin bu şekilde yorumlanmasına sebep olabiliyor.
Aracın boyutlarından bahsedecek olursam 3996 mm uzunluğa, 1749 mm genişliğe ve 1490 mm yüksekliğe sahip. Aracın 300 litre bagaj hacmi var ama derin bir bagaj havuzuna sahip olması bagajı azda olsa kullanışsız kılmış durumda. Otomobilimizin ağırlığı ise 1200 kg civarında.
Otomobilin içine geçtiğinizde ise, köşeleri yumuşatılmış ama dikdörtgen formunda olan detaylar etrafında ön konsolun şekillendiğini fark ediyorsunuz.
Özellikle havalandırma kanalları, direksiyon, göstergeler ve saklama gözleri en dikkat çekenleri. Ön konsol ortasına konumlandırılan dokunmatik multimedya ekranı ise aracın içine dışında olduğu gibi geleceği andıran bir hava katmış. Bu ekranın sağ ve sol tarafında bulunan tuşlar sayesinde aracın tüm özelliklerine erişebiliyorsunuz.
C4 Cactus’te de kullanılan koltuk yapısı sürüş esnasında kendinizi evinizde gibi hissettiriyor.
Test aracı olan C3, 1.6 litrelik VTI motora ve 6 ileri tam otomatik şanzımana sahip. Motor 115 beygir güç üretiyor. 6 ileri tam otomatik şanzıman görevini iyi bir biçimde yerine getiriyor ancak motor özellikle de küçük sınıflarda kullanılan turbo beslemeli motorlardan dolayı güçsüz hissettiriyor. Ne yazık ki tüketim değerleri de yine bu turbo beslemeli motorlara sahip olan rakiplerine göre biraz yüksek.
Sürüş esnasında en çok hissettiğim şey ise otomobilin yumuşak süspansiyonları oldu. Bu tarzda olan süspansiyonlar daha çok konfor odaklı sürüşler için planlanmış ve üretilmiş olan modeller oluyor. Otomobilin yüksek lastik yanaklarıyla bu durumu birleştirdiğinizde de ortaya olabildiğince yumuşak ve gövde olarak esneyen bir otomobil çıkıyor ve C3’te böyle olmuş durumda.
Citroen C3 ülkemizde “Live, Feel ve Shine” diye adlandırılan 3 farklı donanım paketiyle satılıyor. 1.2 PureTech ve 1.6 VTI benzin motorlarının yanında 1.6 BlueHDI motor da bulunuyor. Ancak bu motorlardan sadece 1.6 litrelik VTI motoru otomatik şanzımanla tercih edebilirsunuz. Fiyatlar ise 75 bin 500 tl’den başlayıp 102 bin 500 tl’ye kadar uzanıyor.
En güncel Motorsporları haberleri için sosyal medyada TRmotosports’u takip edin.
Facebook: https://www.facebook.com/TRmotosports
Twitter: https://twitter.com/TRmotosports
Instagram: https://instagram.com/trmotosports/
Linkedin: https://www.linkedin.com/company/trmotosports-com
