Wolff: “W13’ün koleksiyonumuzdaki yeri her zaman çok ayrı olacak”

Turbo hibrit döneminin hegemon gücü Mercedes, yeni kuralların ilk sezonunda epey geriledi ve şampiyonluk mücadelesinden uzak kaldı.
Özellikle ilk yarışlarda dalgalanma sorunundan etkilenen ve diğer sorunlara odaklanamayan takım, sorunu çözmelerinin ardından aracın gelişimine odaklandı ve yaz arasından sonra zaman zaman galibiyet mücadelesine dahil olabildi.
Bütün bu gelişimin ödülü, Brezilya’da George Russell’ın takıma sezonun ilk ve tek galibiyetini getirmesi, Lewis Hamilton’ın da 2. olmasıyla birlikte takımın uzun süre sonra duble yapması oldu.
Sezonu değerlendiren Toto Wolff, W13’ün pek iyi anılar sunmasa bile gelecekte takım tarihinde önemli yer kaplayabileceğini düşünüyor.
Wolff, “Bence bu otomobilin koleksiyonumuzda çok eskilere dayanan özel bir yeri olacak. Umarım önümüzdeki birkaç sezon W13’ün hakkını verir, nitekim bu araçla ilgili ciddi bir gelişim eğrisi yakaladık.”
“Aerodinamik ve araç dinamiği korelasyonu alanlarındaki temel anlayışımız bu sayede bir öğrenme aşamasından geçti ve değişti.”
“Ayrıca Brezilya GP’sini domine eden bir araç olarak da hatırlanacak!” dedi.

Takım başlangıçta İspanya’da bir atılım yaptığını düşünmüştü; ta ki gelecek sezonki aracın DNA’sını tamamen değiştirmelerine sebebiyet verebilecek birkaç problem daha ortaya çıkana kadar.
Wolff, “Sorunların ne olduğunu çok daha iyi anladığımızı düşünüyorum.”
“Soğan katmanlarını bir bir soyduk, daha fazla problem ve daha fazla problemle karşılaştık. Ancak aracın neden yavaş kaldığını oldukça iyi anladığımız bir noktaya geldiğimizi düşünüyorum.”
“Aslında her şey, aracı aerodinamik olarak nasıl çalıştırabileceğimiz, sürüşü nasıl iyileştirebileceğimiz ve temel olarak daha dengeli hale getirebileceğimiz konusundaki ince ayrıntılarda yatıyor.
“Yeterince iyi olmayan bir araca katkıda bulunan çok sayıda faktör var ve bence kış boyunca bunu çözebilirsek, en azından sürücülere istikrarlı bir temel sağlayabiliriz.” dedi.