Minyatür ‘G-Serisi’ diyebilir miyiz?
Suzuki markasının 1970 yılından beridir ürettiği, toplamda 2.85 milyon adetlik satışıyla dikkat çeken modeli Jimny’i yeni köşeli tasarımı ve teknolojileriyle karşımıza 4. jenerasyon olarak 2018 yılında çıktı.2018 yılında ilk defa tanıtılan otomobilin Türkiye’ye gelmesi ise biraz değil ciddi bir zaman aldı. Bunun sebebi ise Jimny’e olan yoğun talep! Hatta dönemin Suzuki Türkiye Genel Müdürü ile yaptığımız özel görüşmede otomobile olan yoğun ilgiye, Türkiye’ye verilen kotanın düşüklüğünden dolayı yetişemediklerini belirtmişti.Yeni Jimny’i ilk defa gördüğünüzde Mercedes-Benz’in efsane SUV modeli olan G-Wagen’i hemen hatırlıyorsunuz. Otomobilin köşeli tasarımı ve maceracı duruşu ancak bu şekilde özetlenebiliyor. Ayrıca Amerika’da bazı tedarikçiler Jimny için özel olarak G-Serisi kitleri geliştirmişler. Bu sayede aracın farlarını, stoplarını, jantlarını, tamponlarını değiştirerek minyatür bir G Serisi’ne dönüşümünü yapabiliyorsunuz.Otomobilin önünde dikkat çeken detaylar, yuvarlak farları, düz motor kaputu ve yerden yüksek olan tamponu oluyor.Jimny’nin yanına geçtiğinizde ise 3 kapılı gövdesi size merhaba diyor. Plastik olarak tasarlanan çamurluklar aracın genişliğini artırırken yol dışı macera unsurlarında otomobilin gövdesini çizilmelere karşı koruyor.Gelelim Jimny’nin arkasına… Arka tampona yerleştirilen stoplar, tek ve büyük bir bagaj kapağı ve bagaj kapağına yerleştirilen yedek lastik Jimny’nin arka bölümünü özetliyor.Otomobilin boyutlarına bakacak olursak Jimny, 3645 mm uzunluğunda, 1645 mm genişliğinde ve 1725 mm yüksekliğinde. Otomobilin aks mesafesi ise 2250 mm yani oldukça kısa diyebiliriz.Jimny’nin 1.5 otomatik vitesli versiyonun ağırlığı 1110 kg ve bagaj hacmi en az 85 lt olarak belirtilmiş.Otomobilin içine göz attığınızda ise karşınıza 3 kollu, deri kaplamalı bir direksiyon çıkıyor. Konsol ortasına yerleştirilmiş olan çıkıntılı biçimde tasarlanmış multimedya ekranı da Jimny’i rakipleriyle aynı sıraya yerleştiriyor.Otomobilin sürücü koltuğuna oturduğunuzda ise neredeyse 90 derece dik biçimde tasarlanmış olan ön cama ve kısa bir bölüm olan ön konsola alışmanız biraz zaman alıyor.Rahat koltukları ve deri kaplamalı parçalarıyla Jimny aslında boyundan büyük işler başarıyor diyebilirim.Otomobilin vitesinin hemen arkasında bir kol daha yer alıyor. Bu kol üzerinden aracın diferansiyelini sürüş yapacağınız zemine göre ayarlayabiliyorsunuz.Jimny ile sürüşe başladığınızda otomobilin yerden yüksek olan gövdesi ve sert süspansiyonları onun ne kadar araziye ait olduğunu size her an gösteriyor. Ancak küçük boyutları ve kabiliyetli yapısı sayesinde şehir içinde de başarılı bir Mini SUV olmayı başarıyor.Otomobilin motor kaputunu açtığınızda karşınıza 1.5 litrelik atmosferik 102 beygir güç üreten motor çıkıyor. Jimny’nin aktarma görevini ise 4 ileri tam otomatik şanzımanı yapıyor. Bu şanzıman dört tekerleğe birden aracın gücünü makul bir seviyede doğrusal olarak gönderebiliyor.Jimny ile şehir içi trafiğinde hem aracın tasarımından hem de dikkat çeken renginden olayı ünlü bir insan muamelesi görüyorsunuz. Neredeyse sizi gören her göz kesinlikle baştan aşağı aracınızı süzüyor.Test aracımız olan Jimny’i kullandığım 300 km’lik mesafe boyunca 11.0 lt / 100 km’ye yakın bir yakın tüketim verisine ulaştım. Bunun en büyük sebebi ise şehir içi trafiğinde çok süre geçirmem oldu.Otomobil kullanıcısına güvenlik anlamında bir dizi yenilik sunuyor. Jimny; şerit takip sistemi, trafik işareti tanıma, çift sensörlü fren destek sistemi, uzun far asistanı, ABS, ESP gibi sistemleri sunuyor.Yeni Jimny ülkemizde tek ve çift renk olmaz üzere tek donanım ve tek motor saçeneğiyle satın alınabiliyor. Jimny’nin fiyatı 227 bin 990 TL’den başlıyor.
En güncel Motorsporları haberleri için sosyal medyada TRmotosports’u takip edin.
facebook.com/TRmotosports
twitter.com/TRmotosports
instagram.com/trmotosports/
linkedin.com/company/trmotosports-com
