Binotto: “Schumacher her şeyiyle olağanüstü bir pilottu”

Binotto: “Schumacher her şeyiyle olağanüstü bir pilottu”

 

 

. . .

1995 sezonunun ardından iki kez şampiyonluğa ulaştığı Benetton’dan ayrılan Schumacher, uzun süredir başarıya hasret kalan Ferrari ile anlaşmış ve Jean Todt liderliğindeki yeni yapılanmanın merkezine oturmuştu.
Takımdaki ilk gününden itibaren gerçek bir lider olduğunu gösteren Schumacher’in 3. şampiyonluk için dört sene beklemesi gerekecekti, ancak kendisi bu dört seneyi takımla kaynaşmaya ve her anlamda yenilmez bir armada yaratmaya adayarak değerlendirdi.
Schumacher ile aynı yıl takıma bir diğer önemli isim daha katılmıştı: çiçeği burnunda motor mühendisi Mattia Binotto!
Takıma katıldığı günden 23 sezon sonra takım patronluğu görevine getirilen Binotto, dört sene bu görevde bulunduktan sonra geçtiğimiz aylarda istifa ederek toplam 27 yıllık Ferrari macerasına son noktayı koydu.
Katıldığı bir etkinlikte Schumacher ile ilgili konuşan Binotto, “Bize çok şey katan olağanüstü bir sürücüydü, bunu söylemeliyim. Kazanan ve kendini kanıtlamış bir pilottu, ancak cömertliği, karizması ve liderliğiyle de olağanüstü birisiydi.”
“Bugün profesyonel kariyerimde hala bu yaklaşımı koruyorum, takım patronluğu dönemimde de o zamanki takım kültürünü günümüze nasıl uygulanacağını hatırlamaya çalıştım.
“O zamanlar sürekli yarışlar ve testler yapıyorduk, yani yılda 210 gün pistteydik, Michael ile geçirdiğim zaman ailemle geçirdiğim zamandan daha fazlaydı: Her zaman Ferrari’de çalışmadığınızı, orada yaşadığınızı söylerim.” dedi.

Schumacher ile ilk tanışmasını da anlatan Binotto, “Kasım 1995’ti, ben yeni mezun olmuştum, o ise Benetton ile dünya şampiyonu olmuştu ve Ferrari’ye yeni katılmıştı. Bizimle yaptığı ilk testte tamamen beyaz bir yarış tulumu giymişti, sponsoru yoktu çünkü henüz bir sonraki yıl başlamamıştı.”
“Arabaya alışmak için Fiorano’da sadece bir gün geçirdi, o zamanlar hala V12 motor kullanılıyordu. Sonra ilk gerçek test için Estoril’e geçtik. Çok sevdiğim iki sürücü olan Alesi ve Berger’e alışmıştık. Sabah 9’da yeşil ışık yandı ve sonrasında aracı anlamaya, iyileştirmeye ve geliştirmeye çalıştık.
“Normalde pilotlar sabah 8.50’de garaja gelir, tulumunu ve kaskını giyip araca binerdi. İlk olarak mekanikerlerin arabada hiçbir problem olmadığını, yağ sızıntısı, su sızıntısı olmadığını kontrol ettiği, mühendislerin de verilere baktığı kurulum turu atılır, bu turun ardından yarışçı garaja döner ve günün programı hakkında mühendisiyle konuşurdu.”
“Michael ise 8.30’da piste vardığımızda çoktan oradaydı, karavanın basamaklarında oturuyor ve bize saati söylüyordu.
“Bize her sabah 8’de bir toplantı yapmamız, program hakkında konuşmamız ve ne yapacağımıza karar vermemiz gerektiğini, böylece sabah 9’a kadar tam verimlilikte olacağımızı söyledi.” dedi.

 
tr.motorsport 

En güncel Motorsporları haberleri için sosyal medyada TRmotosports’u takip edin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir