Brown: “McLaren’a katıldığımda takımda ciddi güven eksikliği vardı”

2016 sezonunun sonunda takımın önemli hissedarlarından Mansour Ojjeh ve CEO Ron Dennis arasındaki gerilimin had safhada olduğu bir dönemde yönetime gelen Brown, bunun yanı sıra tarihinin en başarısız günlerini geçiren takımın tekrardan rekabetçi olmasını da sağlamak zorundaydı.
Ojjeh-Dennis savaşının mahkemede çözülmesinin ve Dennis’in önce görevden, sonra da hisselerini satarak takımdan ayrılmasının ardından görevine başlayan Brown, o günlerde takımdaki herkesin mutsuz hissettiğini itiraf ediyor. 
Brown, “Moral açısından konuşacak olursak, takım içinde tam bir güven eksikliği vardı.”
“Herkesin masumiyeti kanıtlanana kadar suçlu sayıldığı bir yönetim anlayışı vardı, takım çalışması neredeyse hiç yoktu.” 
“Sorunun en tepeden başladığını düşünüyorum; o günlerde yönetim kurulu düzeyinde çok şey oluyordu ve takıma liderlik edebilecek biri yoktu, herkes birbirini satın almaya çalışıyordu.”
“Bunun herhangi bir kişinin hatası olduğunu düşünmüyorum, bu daha çok birbiriyle anlaşamayan bir yönetim kuruluna sahip olduğumuz için tepetaklak yuvarlanabileceğimiz bir durumdu.”
“McLaren’in şampiyonluklar ve galibiyetler kazanmış bir takım olduğunu biliyordum, bu nedenle önemli olan herkesin işbirliği yapmasını, beraber çalışmasını ve inanmasını sağlamaktı. Bu biraz zaman alsa da artık daha iyi bir konumdayız.” dedi.

Zor zamanların geride kaldığını söyleyen Brown, işlerin şeffaf bir şekilde ilerlediğini ve McLaren’in bütün departmanlarda işini eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini söylüyor.
Brown, “Her şey oldukça net. Yarış ve otomotiv tarafında olmak üzere iki yönetim kuruluna sahibiz; yarışlarla ilgili kararlar yarış kurulu tarafından, otomotiv ile ilgili kararlar ise diğer kurul tarafından alınmakta.” 
“Otomotiv CEO’su Michael Leiters ile iyi anlaşıyoruz. Kendisi Ferrari’den geldi. Birbirimizin yönetim kurulu toplantılarına katılıyoruz. Dolayısıyla iki kurul arasındaki işbirliği mükemmel. Aynı zamanda otomotiv tarafının başkanı olan Paul Walsh’a da rapor veriyorum.”
“Yarış kurulunda ise motor sporlarını oldukça iyi bilen çok deneyimli insanlar mevcut. Bir CEO olarak sahip olmak isteyeceğiniz türden bir yönetim kuruluna sahibim, çünkü sporun ne kadar hızlı ilerlediğini, ne kadar hızlı karar almanız gerektiğini ve oyunun kurallarını biliyorlar.”
“Bu yüzden kendimi son derece desteklenmiş hissediyorum. Yönetim kurulu ihtiyaç duyduğum her konuda beni destekledi. İşleyiş şekli gayet iyi.” dedi.