De la Rosa: “Pilotları yaşa göre değerlendirmek doğru değil”

Nyck de Vries, bu sezon Monza’da Williams ile Alex Albon’un yerine piste çıkmasının ve göz doldurmasının ardından 2023 için AlphaTauri ile anlaştı ve 28 gibi geç bir yaşta gride katılıyor.
De Vries Formula 1 gridinin yarısından fazlasından daha yaşlı bir isim, ancak kendisi Formula 2 ve Formula E gibi diğer kategorilerde şampiyonluğa ulaşmış ve Formula 1’de Mercedes ile yedek sürücü olarak çalışarak büyük deneyim kazanmış bir isim.
Hikayesi De Vries ile benzeşen De la Rosa, Formula 1’deki ilk yarışına 28 yaşında 1999 yılında Arrows ile çıktı ve sonraki 13 sene boyunca aralıklı olarak Jaguar, McLaren, Sauber ve HRT ile mücadele etti.
İspanyol yarışçı daha çok McLaren test pilotluğu yaptığı dönemden hatırlanıyor.
Yaş faktörüne değinen De la Rosa, henüz 20 yaşında olmasına rağmen çok yaşlı olduğunu düşündüğü için Formula 1’e ulaşma şansının sıfır olduğuna değinen bir Formula 3 pilotuyla konuştuğunu ve bunun yanlış olduğunu düşündüğünü söyledi.
Şu an Aston Martin marka elçiliği görevini yürüten De la Rosa, “Daha genç olmak daha iyi, ancak bu, daha hızlı ya da daha çabuk olduğunuz anlamına gelmiyor.”
“Yaş etiketine her zaman karşıyım, çünkü ben de bunun acısını çektim. Bazen farklı bir sürücüyü alan ve sebep olarak daha hızlı olmasa bile daha genç olmasını gösteren takımlarda bulundum. Bu, kariyer katledebilen bir durum.”
“Size diğer sürücünün sizden daha hızlı olduğunu düşündüğümüzü söyleyebilirler, burada bir problem yok. Fakat yaş etiketi korkunç.”
“Bu yüzden daha genç olmanın daha hızlı olmak anlamına gelmediği kanaatindeyim.” dedi.

De la Rosa, takımın Fernando Alonso ile yollarını ayırmasının ardından 36 yaşındayken 2008 sezonunda McLaren koltuğuna oturmak için ciddi bir şansı olduğunu düşündüğünü de itiraf ediyor; nitekim kendisi Juan Pablo Montoya’nın takımdan ayrılmasının ardından 2006 sezonunun 2. yarısını tamamlamış ve Macaristan’da kariyerinin tek podyumunu elde etmişti.
Takımın tercihi ise De la Rosa’dan 10 yaş daha genç olan Heikki Kovalainen oldu.
McLaren’de geçirdiği iki yılda bir galibiyet ve üç podyum elde eden Kovalainen, Lewis Hamilton’ın temposunu yakalayamadığı iki yılın ardından koltuğunu Jenson Button’a bıraktı.
De la Rosa, “Belki o zamanlar bugün baktığımda gördüğüm kadar net olmasa da bir şansım vardı. Bazı fotoğraflara bakarsanız, saçlarımı çok kısa kestirdiğimi dahi görürsünüz -ne yazık ki işe yaramadı!”
“[Karara] tamamen katılmıyorum, fakat bu yalnızca sizin fikriniz. Kararın aslında yeterince adil olduğunu da söylemeliyim, 10 yıllık bir fark vardı.”
“Bir bakıma haklılar, çünkü günün sonunda bazen daha genç bir pilotun yıllar içinde gelişeceğini, iyileşeceğini ve daha iyi olacağını düşünüyoruz.”
“Bazı pilotlar zaten çok iyi ve istikrarlılar, bazıları zamanla düşüşe geçiyor, bazıları ise ilerleme kaydediyor. Yani her sporcu farklıdır.” dedi.

De la Rosa, McLaren koltuğunda neler başarabileceği olasılığının ise hiçbir zaman kafasından çıkmadığını itiraf etti.
İspanyol pilot, “Bazen Heikki gibi zorlanabileceğimi düşünüyorum, fakat belki takım için daha iyi bir opsiyon olabilirdim.”
“Lewis’i yenebilir miydim? Kesinlikle hayır. Fakat muhtemelen bu benim güçlü yanım olurdu, nitekim piste onu yenmek amacıyla çıkmazdım.” 
“Sanırım 2007’den önce bile, Anthony, babası ve Lewis’e karşı yarışan insanlar dışında, onun özel olduğunu fark eden dünyadaki birkaç kişiden biriydim.”
“Onunla testler yapmıştım, onunla simülatörde bulunmuştum, onu uzun yıllar öncesinden tanıyordum. McLaren’a her zaman bu adamın çok özel olduğunu söyledim.” dedi.