Formula 1 takımlarının Red Bull’un DRS avantajını kapatması zaman alacak

Baskın RB19’un öne çıkan özelliklerinden biri, Max Verstappen ve Sergio Perez’in düzlüklerde genellikle durdurulamaz olmalarına yardımcı olan DRS avantajı oldu.
Bu avantaj, bazı etkileyici sıralama performanslarının ortaya çıkmasında ve her iki pilotun da yarışlarda rakiplerini fazla zorlanmadan geçmesinde kilit rol oynadı. 
Red Bull’un DRS kazanımının büyüklüğü, yılın başlarında hız artışını ortaya çıkarmaya yardımcı olmak için hileli bir sistem olduğuna dair teorilere yol açarken, rakipler oyundaki dinamikleri hızla anlamaya başladılar. 
Kuralların gri bir alanında işleyen bir şey olmaktan ziyade, gerçek şu ki sistem daha çok Red Bull’un aracın arkasındaki sürtünme seviyelerini nasıl dengelediğiyle ilgili. 
Red Bull kasıtlı olarak arka kanadından gelen sürtünme oranının kiriş kanadından gelen sürtünme oranından daha fazla olmasını tercih ediyor – böylece ana kanat açıldığında daha büyük bir hız sıçraması oluyor. 
Ancak rakipler bu yaklaşımı basitçe kopyalayamıyor çünkü araçları, yüksek yere basma kuvveti ve yüksek sürtünme üreten ve arka uç dengesini iyileştirmede değerli bir araç olan kiriş kanadını azaltmalarına olanak tanıyan difüzörden gerekli performansı üretmiyor. 
McLaren bu bölgede biraz daha fazla zorlamaya başladı ve Belçika Grand Prix’sinde arka taraftaki sürtünme oranlarını değiştireceğini ve biraz daha DRS kazanımlarının kilidini açmaya başlayacağını umduğu daha verimli bir kiriş kanadı tanıttı. 

Ancak takım patronu Andrea Stella, Red Bull’un son iki sezonda yaptığı gibi aracın arka kısmını geliştirmenin uzun vadeli bir periyot olacağı konusunda net. 
Autosport’un DRS kazanımında kiriş kanat yaklaşımının kilit rol oynayıp oynamadığını sorması üzerine Stella, “Bir süredir bu konseptin peşindeler gibi görünüyor.”
“Bu nedenle, bu tür bir konfigürasyon geliştirme konusunda çok fazla deneyime sahip olmanın avantajını kullanıyor olabileceklerini düşünüyorum. Bence bu durum zaman içinde daha da belirgin hale geldi. ”
“Sanırım şimdi bütün takımlar bu tür bir yön geliştirerek nelerden faydalanmanın mümkün olduğunu görmeye çalışıyor.” şeklinde cevap verdi.
En yakın rakibi olduğu ilk yarışlarda Red Bull’a karşı kayda değer bir DRS açığı olan Aston Martin de iyileştirmeleri ortaya çıkarmak için bu yönde çalıştığını söyledi. 
Aston Martin’in performans direktörü Tom McCullough, “[Belçika’ya] getirdiğimiz güncellemelerin aslında büyük ölçüde bu konularla ilgili olduğunu düşünüyorum.”
“Bu, aracın arka tarafının tamamının etkileşimiyle ilgili. Aracın arkasına bakarsanız, arka fren araçları olsun, difüzör olsun, kiriş ve arka kanat olsun, her şey beraber çalışıyor. ”

“Bütün bunlar aracın arkasındaki her şeyi emiyorlar ve açıkçası bunlar arasında oynadığınız oranlar var. ”
“Tabii ki dengeli aerodinamik istiyorsunuz fakat DRS’yi açtığınızda da büyük bir değişim istiyorsunuz. Bu aynı zamanda arka kanat açısının seviyesine ve diğer pek çok faktöre de bağlı. ”
“Bu tartışmasız Red Bull’un geçen yılın başında zirvede olduğunu gördüğümüz bir şeydi, geçen sezon bu konuda güçlüydüler ve bence herkes bunu belli bir dereceye kadar yakalamaya çalışıyor.” dedi.