Formula 1’in çok sessiz sürücü piyasası, büyük bir sürprize mi hazırlanıyor?

Sebastian Vettel’in emekliliğiyle tetiklenen kasırga, Fernando Alonso’nun Aston Martin için Alpine’den ayrılması ve Alpine ile McLaren arasında Oscar Piastri için başlayan ve ancak Zandvoort hafta sonunda Formula 1’in Sözleşmeleri Tanıma Kurulu tarafından çözülebilen bir kavgayı başlatmıştı.
Ancak Formula 1’in 2023 sezonundaki pist aksiyonu geçen yılki kadar heyecan verici olmadığı gibi, grand prix yarışlarının aptal sezonu da bu sefer oldukça sessiz geçti.
Formula 1 2024’te de tema büyük ölçüde aynı olacak gibi ve bütün önemli koltuklar gelecek yılın sonuna kadar kilitlenmiş gibi görünüyor.
Red Bull, Ferrari, nihayetinde anlaşma imzalaması beklenen Lewis Hamilton’la Mercedes, McLaren, Aston Martin, Alpine ve Haas’ın kadroları hemen hemen belli olduğundan, ana ilgi gridin arka ucundaki koltuklar etrafında dönüyor gibi görünüyor.
Ve oradaki durum da değişkenliğini koruyor: Alfa Romeo henüz Zhou Guanyu ile devam edip etmeyeceğine karar vermezken, AlphaTauri Yuki Tsunoda ve Daniel Ricciardo ile nasıl ilerleyeceğini düşünürken diğer taraftan Liam Lawson’ı daha yakından tartacak.
Logan Sargeant’ın Williams’taki yeri de, hem Mick Schumacher hem de Felipe Drugovich’i takımla ilişkilendiren spekülasyonlarla birlikte, gridde yer almak isteyen bir dizi sürücü için önemli bir hedef olarak ortaya çıktı.
Ancak, takım patronu James Vowles’ın Alex Albon’la arasındaki farkı kapatma konusunda ilerleme kaydetmeye devam etmesi halinde Amerikalı pilotla yola devam etmek için her türlü nedene sahip olacaklarını açıkça belirtmesi nedeniyle bu konuda bir boşluk olmayabilir.

Vowles Zandvoort’ta “Artık öğrenme hızı artmalı. Bütün bunların farkında ve bence yaşının ötesinde büyük bir olgunluğa sahip. Önünde kendi kontrolünde olan bir kariyer ve yolculuk olduğunu biliyor. Bizim işimiz de onu cezalandırmak yerine bu yolculukta ona destek olmak.” demişti.
Ancak sürücü piyasasında işler yüzeysel olarak yoluna girmiş gibi görünse de Formula 1 padoğu son derece hareketli ve hızlı bir siyasi ortamdır. Bu da tam işlerin bir yöne doğru gittiğini düşündüğünüz anda, işleri tamamen farklı bir yöne sürükleyecek bir şeyin ortaya çıkabileceği anlamına geliyor.
Bu nedenle, güvenilir padok kaynaklarının son haftalarda Aston Martin’in 2025 için sürücü pazarı oldukça açık göründüğünden, gelecekteki uygunlukları konusunda birkaç sürücüyle temas kurduğunu öne sürmesi ilgi çekici.
Dikkat çekici bir şekilde – her ne kadar bu çok küçük bir iddia olsa da – işler doğru şekilde yerine oturursa önümüzdeki sezon kadar erken bir tarihte Aston’da boşluk olabileceği bile öne sürüldü.
Padok kaynakları, 12 ay önce Alonso’nun Alpine’den ayrılmasında etkili olduğuna inanılan Aston Martin Grup CEO’su Martin Whitmarsh’ın görüştüğü kişiler arasında Lando Norris ve Charles Leclerc’in de olduğunu öne sürüyor.
Her iki isim de şu anki takımlarına şimdilik bağlılar – Leclerc gelecek yılın sonuna kadar Ferrari’de ve Norris 2025’in sonuna kadar – bu nedenle herhangi bir temas basit bir uzun vadeli düşünceyi içeriyor olabilir.
Aynı şekilde Formula 1 sürücü piyasasının aptal sezonuyla ilgili bir gerçek de her takımın görevinin her sürücüyle konuşmak ve müsait olup olmadıklarını bilmek olduğu, aksi takdirde işlerini yapmamış olacaklarıdır. Dolayısıyla bazen bu tür takım/sürücü görüşmeleri ille de birini kapma niyeti anlamına gelmez.
Ancak, sürücü piyasasının bu kadar oturmuş göründüğü bir aşamada (ne kadar gayri resmi olursa olsun) bir yaklaşımın olması bile başlı başına ilgi çekici çünkü Lance Stroll’un Hollanda GP’sindeki geleceğine dair çıkan söylentilerin hemen peşinden geldi.
Kanadalı pilot, 2023 sezonunun sansasyonlarından biri olan yeni takım arkadaşı Fernando Alonso’nunki kadar iyi gitmeyen zorlu bir yıl geçiriyor.
AMR23’ün performansına göre Aston Martin’in takımlar şampiyonasında rahatlıkla 2. olması gerekiyor ancak her iki aracın da sağlıklı bir şekilde skor üretmeye başlamaması halinde Ferrari’nin gerisine düşme ve yılı 4. pozisyonda bitirme riski ortaya çıkabilir.

Lance Stroll’ün Formula 1’e sırtını dönüp tenis kariyerine geçeceği söylentileri çok uzak bir ihtimal gibi görünse de, Aston Martin dünya şampiyonluğunu kazanmak istiyorsa, her iki pilotunun da araçtan maksimum potansiyelini ortaya koyduğunu bilmesi gereken bir noktaya gelecektir. Eğer bu gerçekleşmiyorsa o zaman büyük kararlar alınması gerekecek.
Alonso şimdi bir yıldız ancak 42 yaşında olan Alonso’nun beş ya da 10 sezon sonra kendileriyle olmayacağının farkında olan takımın, mevcut ikiliye sonsuza kadar güvenemeyeceği için sürücü pazarında ön plana çıkması hiç de zor değil.
Asıl soru, Aston Martin’in asıl kaygısının kısa vadeli bir yedek mi yoksa uzun vadeli bir tılsım mı ya da her ikisini birden mi bulmaya çalıştığı.

Ve nihayetinde birilerinin 2025 dizilimi için başlangıç silahını çekmesi gerekiyor çünkü hiçbir takım, sandalye kapmaca oynandığında ayakta kalmak istemez.

Bütün bunlara karşın Alex Palou’nun IndyCar’daki sözleşme tartışmalarının arka planında, İspanyol pilotun McLaren’a katılma planlarından U dönüşü yaparak Chip Ganassi Racing’de kalmaya karar vermesi yatıyor.
‘un geçtiğimiz günlerde bildirdiği üzere, 2026’dan itibaren Aston Martin’in fabrika motoru partneri olacak olan Honda’nın, Palou’nun bir sonraki Formula 1 macerasının bir parçası olmasını istediği, bu yüzden Palou’nun McLaren ile olan sözleşmesinden vazgeçmesinde etkili olduğu düşünülüyor.
Eğer Palou gerçekten de Aston Martin’in uzun vadeli geleceği olarak görülüyorsa, Honda ile hemen dünya şampiyonluğunu kazanmayı hedefleyen bir takımın bunu tamamen çaylak bir pilotla yapabileceğini düşünmesi pek olası değil.
Bu da onu erkenden almak ihtimalini ortaya çıkarıyor: en erken 2025, daha da iyisi pek olası olmasa da 2024.
Aston Martin’in önümüzdeki birkaç sezon boyunca sürücü yapbozunun doğru parçalarını yerleştirme konusunda karşılaşacağı zorluk büyüleyici ve Leclerc gibi daha acil sözleşme görüşmeleri yaklaşan ve bu nedenle farklı hangi seçeneklerin olduğunu bilmesi gereken sürücülerin aklını tartışmasız meşgul edecek.
Ayrıca mevcut takımınızla sözleşme görüşmelerinde farklı birinin de ilgilendiğinin bilinmesi her zaman yararlıdır.
Yaz tatilinden önce konuşan Leclerc, farklı yerlerden gördüğü ilgiye rağmen şimdilik ilk hayalinin Ferrari’de kalmak olduğunu açıkça ifade etti.

Leclerc, “Elbette, her sürücünün [imkanı] elde ettiğinde farklı seçeneklerini değerlendirdiğini düşünüyorum.”
“Ama benim Ferrari’ye karşı büyük bir sevgim var. İlk hedefim ve ilk hayalim Ferrari ile dünya şampiyonu olmak, her şeyden çok.” dedi.
Ancak Leclerc’in konumundaki herhangi bir sürücü için, bu tür ‘ilk hayaller’ gerçekleştirilemezse, bir geri dönüş planına sahip olmak çok önemlidir.
Mevcut duruma bakılırsa, Aston Martin tartışmasız gerçekçi bir seçenek olacaktır.
Aston Martin ve Norris veya Leclerc gibi mevcut büyük oyunculardan herhangi birini içeren şok bir 2024 sürücü değişikliği fikri – resmi değişiklikler 2025’te başlayacağı için – düşünülemez gibi görünse de – geçen yılki aptal yıl maskaralıkları bize, sadece aptalların düşünülemez olanı tamamen göz ardı ettiğini öğretti.