Hamilton, sporu daha kapsayıcı olmaya davet etti

Aralık ayında başta F1 olmak üzere bütün serilerde yarışan bütün sürücülere “siyasi, dini ve kişisel görüşlerini FIA onayı olmadan aktaramayacağına” yönelik bir yasak getiren yönetim organı, bu nedenle aylardır eleştiri oklarının hedefinde.
Bu eleştirileri en sıkı duyduğumuz isimlerden biri Lewis Hamilton. Yedi kez dünya şampiyonu, ırkçılığa karşı kampanya yürüterek ve sporda çeşitliliğin arttırılması için çağrıda bulunarak son yıllarda griddeki en açık sözlü sürücülerden biri oldu.
Bahreyn yarış hafta sonunda konuşma yasağı hakkında konuşan Hamilton, “%100 bana yanlış yönde olduğumuzu düşünüyorum.”
“Bu benim takımla beraber yapmaya çalıştığım şeylere, örnek olarak paydaşlarımızla her konuşmamda uğraştığım şeylere ters düşüyor.”
“Bu konu hakkında bir tepki bekliyorum. Hala kapsayıcı bir ortama sahip olmanın önemini anlamayan ya da buna inanmayan bireyler var. Bizim işimiz bunun olumlu yanlarını ve önemini vurgulamaya devam etmek.”
“Bu mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğim. Mission 44’ü kurduğum için çok mutluyum, Ignite için takımla çalışmaya devam ediyoruz, bunun yanı sıra bütün takımlarla üstünde çalıştığımız bir çeşitlilik tüzüğü de mevcut.” dedi.

FIA sürücülerin konuşmalarına karşı kurallarını sertleştirmiş olsa da Formula 1’in bu konuda farklı bir tavır takınması bekleniyor, nitekim Formula 1 CEO’su Stefano Domenicali “hiçbir sürücüyü susturmayacağını” açık bir şekilde belirtti. 
Domenicali’yi öven Hamilton, “Gerçekten inanılmaz bir lider olan Stefano’ya sahibiz, kendisi oldukça anlayışlı.
“Kendisi çoktan söylenenlere karşı çıkmış vaziyette. Dolayısıyla doğru yönü [bulmak] için beraber çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.
Ancak pilotlar tarafından övülse dahi son dönemde Domenicali de eleştiri oklarının hedefinde; bu eleştirilerin başını ise İngiliz Parlamentosu çekiyor.
Parlamentoya bağlı 20 kişilik bir grup, FIA ve Formula 1’i Bahreyn ile Suudi Arabistan’daki insan hakları ihlallerine karşı baskı yapmaya davet ediyor.
Formula 1’in bu ülkelerde yaşananlara karşı belli oranlarda sessiz kaldığını kabul eden Hamilton, “Durumun kötüye gidip gitmediğini bilip bilmediğimi söyleyemem, ancak bunca yıldır burada mücadele veriyoruz ve iyiye gittiğinden emin değilim.” 
“Kendi adıma, Bahreyn’deki ve tabii ki Suudi Arabistan’daki insanların yaşadığı zorlukları ancak son yıllarda daha fazla anlamaya başladım. Her ne kadar son birkaç yıldır Suudi Arabistan’a gitsem bile oradaki bazı sıkıntılardan haberdardım.”
“Her zaman bir sorumluluğumuz olduğunu düşünmüşümdür, eğer bir spor bu ülkelere gidecekse, farkındalık yaratmak ve bu yerlerde olumlu bir etki bırakmaya çalışmakla yükümlüyüz.”
“Bu görüş, ister takımlar isterse de üst düzey pozisyonlardaki insanlar olsun, spor içinde her zaman paylaşılmıyor. Ancak şüphesiz daha fazlasının yapılması gerekiyor. Bunun nasıl olacağını bilmiyorum. Zaman gösterecek.” dedi.