Horner’ın geleceğiyle ilgili sessizlik neyin habercisi?


Horner’ın geleceğiyle ilgili sessizlik neyin habercisi?

 

 

. . .

Red Bull’da uzun günler yaşanıyor. Horner olayı, F1 programının başladığı 2005 yılından bu yana Milton Keynes merkezli takımı vuran en büyük yönetim depremi oldu. Eğer söz konusu olan farklı bir kurumsal figür olsaydı hüküm çoktan verilmiş olurdu, ancak bu durumda söz konusu olan takım patronu ve CEO.
Olayla ilgili nihai kararı vermeye hazırlananlar, Horner’ın görevden alınması durumunda yapının maruz kalacağı etkiyi hesaba katmadan edemezler, bu nedenle nihai kararı belirleyecek olan sadece suçlamanın ağırlığı olmayacak.
İngiliz kaynaklar’a göre Horner, avukatları ve Red Bull yetkilileri arasında bugün yapılması planlanan toplantı, Londra’nın merkezinde gerçekleştiriliyor ve Milton Keynes’teki merkezden uzakta yapılması tesadüf değil.
Göründüğünden çok daha fazlası söz konusu. F1’de son iki yılda en az sekiz takım patronunun değiştiği bir dönem yaşandı, ancak Horner söz konusu olduğunda durum oldukça farklı bir boyuta ulaşıyor. Dikkate alınması gereken ilk husus, yeni Red Bull Powertrain programını da kapsayan büyük bir görevde yer alıyor olması.
F1 söz konusu olduğunda, Horner=Red Bull demek. Avusturya’daki genel merkez bile bunun farkında ve takım patronunun kaderinin tehlikede göründüğü ilk aşamadan sonra frene basılmış olması şaşırtıcı değil.
Milton Keynes merkezli takımın en büyük gücü Horner’ın birbirine bağlı bir yapı kurması ve insanları bir arada tutmayı başarmış olmasıydı. Pek çok isim Horner’ın çabası sayesinde takıma katıldı veya takımda kaldı. Zor zamanlarda her zaman ekibi iyi şekilde yönetmeyi ve insanları sakin tutmayı başardı.

Kuruluşundan bu yana geçen 20 sezon içinde Red Bull Racing kendine has bir karakter oluşturdu ve bunu yıllar geçse de hep korudu.
Horner geçtiğimiz Kasım ayında ‘a yaptığı açıklamada, “Takım patronu olarak çalışmaya başladığımda, her zaman sürücü olarak sahip olmayı istediğim takımı yaratmaya  çalıştım.”
“Başından beri buradayım, bu takımı ben kurdum ve içindeki insanlara, hissedarlara ve sahip olduğumuz bütün ortaklara karşı büyük bir sorumluluk hissediyorum.”
“Değişime gerçekten inanmıyorum, istikrarın son derece önemli olduğunu düşünüyorum.” demişti.
Red Bull’un başarısında kilit rol oynayan dört isim var; Max Verstappen, Adrian Newey, Helmut Marko ve Christian Horner. Ama içlerinden iki kişi seçilecek olsaydı, pek çok kişi (hatta bazı durumlarda Red Bull’un kendi içindekiler bile) mükemmellik tandemi olarak Horner ve Verstappen’i seçerdi.
Horner’ı görevden almak, mükemmel bir mekanizmayı bozma riskini almak anlamına gelecek çünkü herkesin yerini doldurmak mümkün olsa da, göreve kim gelirse gelsin oraya alışması, sistemin işleyişini kavraması ve gerekli adımları atması zaman alacak.

Dolayısıyla Horner’ın ayrılması durumunda ilk karar muhtemelen şirket içi bir terfi olacak ve mevcut takım menajeri Jonathan Wheatley’in takım patronu olması epey olası.
Çok önemli güç ünitesi departmanın yönetimi de dahil olmak üzere Horner’ın üstlendiği CEO rolü için kimin uygun olacağı ise büyük bir soru işareti.
Yakında yeni Formula 1 sezonu başlıyor ve yeni aracın tanıtımına sadece 6 gün kaldı. Bu rolün böyle bir zamanda boşta kalması, takım için büyük baş ağrısına neden olacak.
Ufukta pek çok farklı senaryo var. Takım patronunun görevden alınmasıyla takımın tarihini değiştirecek bir karara imza atılmış olacak. Eğer devam ederse de takım içerisindeki atmosferin nasıl olacağı meçhul.

Copy link

Facebook’ta Paylaş

Tweetle

WhatsApp’ta paylaş

Linkedin’de Paylaş

Pinterest’te Paylaş

Viber’de paylaş

 
tr.motorsport 

En güncel Motorsporları haberleri için sosyal medyada TRmotosports’u takip edin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir