Vettel’in eski yarış mühendisi Rocquelin, Vettel ve Verstappen’i karşılaştırdı

F1 izleyicilerinin ‘Rocky’ olarak bildiği Guillaume Rocquelin, Alman pilotun 2010-13 yılları arasındaki dört şampiyonluğu sırasında Sebastian Vettel’in yarış mühendisliğini yapmıştı.
Rocquelin, 2015’ten 2022’ye kadar takımın yarış mühendisliği şefliğine terfi etti. Rocquelin, Max Verstappen’in 2021 ve 2022’de ilk şampiyonluklarını kazanmadan önce takımdaki ilk yıllarını değerlendirdi.
Şu anda Red Bull’un sürücü akademisini denetleyen Rocquelin, şampiyonluk yıllarında rakiplerini ezip geçen iki baskın Red Bull şampiyonunun güçlü ve zayıf yönlerini karşılaştırmak için daha iyi bir konuma sahip çok az kişi var.
İlginçtir ki Rocquelin, Verstappen’in Vettel’e kıyasla hala bazı kritik zayıflıkları olduğuna inanıyor.
Eurosport France’ın Les Fous du Volant podcast’inde Rocquelin, “Bence Sebastian takımımıza geldiğinde Max’ten daha komple bir pilottu.”
“Profesyonel, teknik, arabuluculuk düzeyinde… [Michael] Schumacher okulunda eğitim gördü. Onun idolüydü. Çok soru sordu, çok not aldı ve bize geldiğinde çok titizdi. Birkaç şampiyonluk kazanması tesadüf değil. Teknik ve zihinsel olarak daha iyi hazırlanmıştı.”
“Max’in belki daha fazla doğal yeteneği vardı, buna daha çok güveniyordu. Fakat Sebastian en eksiksiz olanıydı.”

“Max her zaman bir ‘patron’ olmuştur. Büyük bir özgüvene sahip, ne istediğini biliyor ve çok açık sözlü.”
“Ama dürüst olacağım: Max beraber çalıştığımız diğer sürücülere kıyasla teknik olarak zayıf. Bence hâlâ kat etmesi gereken çok yol var. Davranışları ve elde ettiği sonuçlarla bir lider. Ancak teknik açıdan ve aracı geliştirme biçiminde kendini geliştirebileceğini düşünüyorum.” dedi.
Ancak Rocquelin’e göre Verstappen bu alanda Vettel’in gerisinde kalsa da, Hollandalı sürücünün performans seviyesinde herhangi bir tutarsızlık ya da düşüş belirtisi yok.
Rocquelin, “Beni en çok etkileyen şey, geçen sezon sahip olduğu o ‘umutsuz açlığı’ bir şekilde kaybetmiş olması.” 
“Olgunluk kazandı. Tutarlılık kazandı. Şampiyonluğu kazanmak ona büyük bir güven verdi ve artık daha farklı bir sürüş sergiliyor.”
“Tek bir tetikleyiciden bahsetmek mümkün değil. Bu kademeli bir şey, birkaç aşama oldu. Formula 1’e çok genç yaşta, büyük bir hırsla başladı. Bu konuda daha az deneyime sahip olan Toro Rosso ile başladı. Fakat bunun beraberinde getirdiği olgunluğa sahip değildi.”
“Sonra Red Bull’a geldiğinde bu adımlar başladı. Takımda daha fazla güven vardı, iyi tur zamanları vardı ve hedefine daha da yaklaştı. Bizimle hemen bir yarış kazandı ve bu da ileriye doğru bir adım atmasını sağladı. Yavaş yavaş daha fazla yarış kazandı ve mühendisleriyle bir bağ geliştirdi.” dedi.

Copy link

Facebook’ta Paylaş

Tweetle

WhatsApp’ta paylaş

Linkedin’de Paylaş

Pinterest’te Paylaş

Viber’de paylaş