Williams’ın yeni takım patronunu hangi zorluklar bekliyor?

İki yıldır takımın başında bulunan Jost Capito ile teknik direktör FX Demasion’un istifaları, takım sahibi Dorilton Capital’in farklı bir yöne gitmek istediğinin sinyalleri olarak görülmekte.
Takım henüz Capito’nun yerini kimin alacağını açıklamadı, ancak bu görevi devralacak kişinin karşılaşacağı birçok önemli zorluk bulunmakta. 
Fiyaskolarla dolu geçen 2019 sezonundan bu yana sürekli bazı alanlarda ileriye doğru bir adım atan ve yeni kuralların ilk sezonunu beş kez puan alarak kapatan takım, yine de en hızlı 8. takım konumundan en yavaş takım konumuna gerileyerek hayal kırıklığı yaşadı.
Sezonun nasıl ilerleyeceğinin ardından aracın gelişimini durduran Williams, gelecek sezona en erken odaklanan takımlardan biri. 
Takımdan ayrılmadan önceki son röportajlarından birinde Capito, 2023’e erkenden odaklanmalarının başarısızlıkları için bir mazeret olmadığını söylemişti. 
Capito, “Gelecek sezon ileriye doğru bir adım atmalıyız, aksi takdirde ciddi bir hata yapmış oluruz. Halen diğerleri kadar iyi değiliz.” dedi.
Williams ile ilgili dürüst bir değerlendirme yapmak gerekirse, takımın tekrardan canlanmaktan ziyade yetersiz yatırımların yaralarını sarmaya çalıştığını söyleyebiliriz, nitekim takım şimdi diğer takımların çoktan gelişim kaydettiği altyapı ve yazılım gibi alanlara yatırım yapıyor.
Bu konu hakkında Brezilya GP’si öncesi bir açıklama yapan Demasion, “Çoğunluğu finansal olmak üzere birçok nedenden ötürü Williams biraz geçmişe takılıp kaldı. Bu yüzden önceliğimiz rüzgar tüneline, fabrikaya ve insanlara yatırım yapmak oldu.”
“Yavaş yavaş daha iyi bir noktaya geliyoruz ancak bir ekip kurmak için iki ila üç yıla ihtiyacınız var. Kurulan ekipten maksimum verimi almak için de iki ila üç sezon gerekiyor. Bu uzun bir yolculuk.” dedi.

Diğer takımlarla arayı kapatmak için altyapı hamlesi yapan takım ilerleme kaydediyor olabilir, ancak bu süreçte diğer takımlar performans getiren alanlara harcama yapmaya devam ederek farkın kapanmasını engelliyor. 
Takımın sırtını yasladığı bütçe sınırı uygulamasının etkisi de ön grupta yer alan takımların performansa yoğunlaşması nedeniyle pek hissedilmiş değil.
Capito, “Bütçe sınırı işleri dengeye oturtuncaya kadar uzun vadeli bir bakış açısına ihtiyacımız var.”
“Belki bazı kişiler ‘hepiniz aynı miktarda harcıyorsunuz, bu yüzden hepiniz aynı seviyede olmalısınız’ diyebilir, fakat böyle bir şey yok. Takımlar uygulama başlarken oldukça farklı seviyelerde yer almaktaydı.”
“Bütçe sınırı öncesi Williams’ın yıllarca yatırım yapacak neredeyse hiçbir şeyi olmadığını görüyoruz, geride kalmamızın sebebi de bu. Dolayısıyla diğerleriyle aynı seviyeye ulaşmak için sadece para harcamak yeterli değil.” dedi.

Williams’ın toparlanmak için yatırımlara ağırlık vermesi epey normal, ancak takımın pistte de bir şeyler gösterebilmesi gerekiyor; takım son beş sezonun dördünü takımlar şampiyonasının en dibinde tamamladı. 
Dorliton bu sürecin problemsiz atlatılmasını sağlayacak paraya sahip olabilir, ancak takımın ortaklar için cazibesini koruması da şart. Kısacası aynı anda hem bugüne odaklanılması, hem de geleceğe yatırım yapılması gerekmekte.
Capito, “Şu anda hasta maraton koşarken açık kalp ameliyatı yapmaya çalıştığımız bir durumdayız.
“Bunun üstesinden gelmek zorundasınız, ‘tamam, takımı iki yıllığına kapatalım, tekrardan yapılanmaya gidelim, sonra da geri dönelim’ diyemezsiniz.”
“Bir yandan sezonu tamamlamaya çalışmanın baskısıyla, diğer yandan da ‘modern bir Formula 1 takımı nasıl çalışır’ sorusuyla uğraşıyoruz.” dedi.

Takımdaki iki sezonu boyunca Williams’ın yetersiz kaldığı alanları tespit etme konusunda aktif davranan Capito, en sorunlu alanların neler olduğunu bulmak için takımdaki her departmanı inceledi; ancak yolların ayrılması büyük ihtimalle Dorliton’un takıma ilişkin vizyonuna olan inancını kaybettiğine işaret ediyor.
Takımı bir araya getirmek ve yeni bir kültürün oturmasını sağlayacak kritik noktayı bulmak, takımın başına kim geçerse geçsin büyük bir zorunluluk.
Takım patronluğu potansiyel olarak en ödüllendirici ve kazançlı işlerden biri de olabilir. Bu durumun en büyük örneği, McLaren takım patronu olarak başarılı dört yıl geçiren Andreas Seidl’ın Sauber’e geçmesi ve Audi dönemi başlamadan seneler önce CEO olarak işe başlaması.
Williams’ta Seidl etkisi yaratacak biri, hem takımı, hem de kendi kariyerini olumlu etkileyecektir.