Wolff: “Yaşadığımız sorunların sebebi dogmatizm değil, korelasyon”

Mercedes, 2022 ve 2023 sezonları boyunca araçla ilgili pek çok problem yaşadı. Bunlardan en belirginleri arka taraftaki yol tutuş dengesizliği ve zıplama sorunlarıydı. 
Bu durum Mercedes’i 2024 konseptini değiştirmeye itti ve takım ‘zeropod’ konseptinden vazgeçti. 
Ancak yeni W15 de şu ana kadar iyi bir tablo çizmedi. Mercedes takım patronu Wolff, bu durumun takımın rüzgar tüneli bulgularının aracın pistteki davranışıyla uyuşmadığına işaret ettiğine inanıyor.
“Olumlu yönlere baktığımda, birçok potansiyel kök nedeni denklemden çıkardığımızı düşünüyorum.”
“Ama temelde, tünelde gördüklerimiz pistte olanlarla örtüşmüyor.”
Wolff bunun, herhangi bir personelin kendi özel yorumuyla ekibi yanlış yöne sevk etmesinden ziyade, verilerin tercüme edilmesiyle ilgili genel bir problem olduğunu düşünüyor.
“‘Ben olsam bu verileri şu şekilde yorumlardım’ diyen tek bir kişi bile yok.”
“Ben ortada bir dogmatizm görmüyorum. İnsanların paylaşımda bulunduğu, kendilerini sorguladıkları ve ‘Belki de benim alanımda hata yapıyoruz’ dedikleri açık bir ortam görüyorum.”

Wolff, Mercedes’in ‘suçlamayan’ bir kültüre sahip olduğundan bahsetti.
Williams Formula 1 takımının eski hissedarı sözlerine şöyle devam etti: “Kariyerimde, daha önce yaptığım her şeyde, ister finans ister yatırım olsun, hangi vidayı çevireceğinizi bilmeniz çok zor.”
“Bazen bu zaman alıyor çünkü Williams günlerimde neyin eksik olduğunu biliyordum.”
“Ama burada bir şeyi kaçırdığımızı düşünmüyorum. Bu sadece araçta olup bitenlerin bizim göremediğimiz bir komplikasyonu. Bu bir açma-kapama düğmesi gibi.”
Wolff’un değerlendirmesi geçen hafta sonu Avustralya Grand Prix’sinde Hamilton’ın güç ünitesi arızası nedeniyle emekliye ayrılması ve Russell’ın Ferrari’nin 1-2 puan almasıyla yarış dışı kalmasının ardından geldi.
“McLaren ve Ferrari’nin kaydettiği ilerlemeyi görüyorsunuz.” 
“Geçen sezon ile bu sezon arasındaki fark bu. Geçen sezon bizim için oldukça iyi bir hafta sonuydu. Başlangıçta 1-2 öndeydik.”
“Bu yüzden, gerçekten derinlere inmeliyiz çünkü bu çok acı verici.”