Mercedes neden sıfır sidepod konseptinden vazgeçiyor?

Geçen sezon radikal bir konsept seçen ve sezona podyum mücadelesinden dahi uzakta başlayan takım olup bitenleri derinlemesine inceledi, sorunların temeline kadar indi ve toparlanmayı başararak sezonun sondan 2. yarışında (Brezilya GP) duble yaparak zafere ulaştı.  
Kış arasında daha da gelişmeyi beklenen takımın bu hedefine ulaşamadığını söylemek ise mümkün; nitekim geçen sezon pole pozisyonundan 0.680 saniye yavaş kalan takım bu sezon ise 0.632 saniye uzakta, yani gelişim minimuma yakın.
Bu durum, Mercedes’in konseptin gelişimini sürdürme çabalarının da sonu olmuş gibi duruyor. 
Sıralama turlarının bitiminden birkaç dakika sonra, hatta George Russell ve Lewis Hamilton mühendislerle masaya oturmadan önce, takım patronu Toto Wolff şampiyonluk umutlarının tamamen bittiğini ve yeni bir konsepte geçiş yapacaklarını açıkladı.
Wolff, “Bu konseptin eninde sonunda rekabetçi olacağını düşünmüyorum.”
“Kış boyunca elimizden gelenin en iyisini yaptık, ancak şu anda tekrardan toparlanmamız ve hiçbir konuda dogmatik olmayan mühendislerle konuşmamız gerekiyor.
“Hiçbir şey değiştirilemez değil, tekrardan kazanmak üzere rekabetçi olabilmek için hangi geliştirme yönünü takip etmek istediğimize karar vermemiz gerekiyor.” dedi.
Takımlar normalde araçlarının rakipleri karşısındaki durumunu tam olarak değerlendirmeden önce birkaç yarış beklemeye heveslidirler -özellikle de farklı tür pistlerde güçlü ve zayıf yönlerin ortaya çıkmasından, bunun da güç dengelerini değiştirebilmesinden ötürü.
Dolayısıyla Wolff’un sadece tek bir sıralama seansından sonra sezonun bittiğini ilan etmesi oldukça garip görünebilir. Bununla beraber bu davranışın arkasında bazı sağlam nedenler var.
Bunların başında, durumun geçen yıldan tamamen farklı olması geliyor, nitekim takım geçen sezon dalgalanma sorunundan ötürü yere basma gücü elde edemediklerini, ancak aracın bir noktada potansiyel gösterebileceğinin farkındaydı.
Bu sefer durum farklı, nitekim W14 tam da ekibin beklediği gibi bir performans sergiliyor ve kimse aracın saklı bir potansiyele sahip olmasını beklemiyor. Dolayısıyla şimdiden Mayıs ayındaki Emilia Romagna GP’sinde hazır olması muhtemel bir güncelleme paketi için çalışmalar başladı.
Ancak güncellemelerin dahi yaklaşık 0.1-0.2 saniye civarı kazandırması bekleniyor, bu da Mercedes’in ihtiyaç duyduğu kadar yüksek bir rakam değil. 
Wolff’un da söylediği gibi, Mercedes beklenenden daha kötü performans gösteren bir araca sahip değil -ancak diğer araçlara kıyasla yeterince iyi de değil. 
Wolff, “Hedeflerimize ulaştık, elimizden gelenin en iyisini yaptık.”
“Kronometrenin ortaya çıktığı an geldi ve yeterince iyi olmadığımızı gördük. Yeterince yere basma gücümüz yok. Bunu düzeltecek çözümler bulmak için biraz beklememiz gerekiyor.” dedi.

Mercedes’in sıkıntıları, sıralama turlarında müşteri takımı Aston Martin’in gerisinde kalmalarıyla daha da açığa çıktı.
Aston’un sezona en hızlı 3. takım olarak girmesi Mercedes’e bir darbe vursa da, rakibinin hızı en azından Brackley’deki çalışanlara birçok konuda net bir cevap sağlayacaktır.
Aston Martin’in Mercedes ile aynı güç ünitesine, şanzımana ve arka süspansiyona sahip olması nedeniyle W14’teki sıkıntılara yönelik bazı net cevaplar mevcut.
Wolff, “[Aston Martin] altı ayda iki saniye hızlandı, araçları motor, vites kutusu ve arka süspansiyon açısından bizimkinin yarı yarıya aynısı.
“Bizimle aynı rüzgâr tünelini kullanıyorlar, yani pek çok paralellik var. Sadece olağanüstü bir iş çıkardıklarını kabul etmemiz gerekiyor.”
“Eğer mekanik ya da süspansiyon açısından bir zayıflığımız olsaydı aynı sıkıntıyı onlar da yaşardı.”
“Mesele şu ki yüksek hızda zaman kaybediyoruz, 5, 6 ve 7. virajlar en çok zaman kaybettiğimiz noktalar. Diğer virajlarda iyiyiz, düzlükte de iyiyiz.” dedi.

Bahreyn GP’sinin sonucu ne olursa olsun, Wolff takımın konsept değişikliğine gitmesi gerektiği konusunda ısrarcı.
Wolff’ün performans arttırabilmek için “gidilmemiş yollardan gitme ihtiyacından” bahsetmesi, takımın sıfır sidepod konseptini de parçalayacağını neredeyse kesinleştirmekte.
Gridin büyük bir kısmının Red Bull’un su kaydırağı konseptini takip etmeye başladığı düşünüldüğünde, Mercedes’in de gururunu bir kenara bırakıp bu konsepti incelemesi gerekecek gibi görünüyor.
Mercedes için en büyük ikilem, yeni tasarım için şu anki araçtan tamamen vazgeçip vazgeçmeyeceği ya da her iki konsept üzerinde paralel olarak çalışıp çalışılmayacağıdır.
İkinci seçenek bütçe sınırından ötürü epey zor, bu da bir süre daha W14 ile devam etmek zorunda kalınacağı anlamına geliyor.
Yeni konsept büyük olasılıkla 2024 sezonunda karşımıza çıkacak bir şey olacak, dolayısıyla asıl soru Mercedes’in mevcut araç üzerindeki çalışmalarını ne kadar süre içinde sonlandıracağı.
Bir senaryo Imola güncellemesi için yapılacak çalışmalardan vazgeçmek ve bunun yerine hemen yeni konsept çalışmalarına başlamak olabilir.
Bu kısa vadede acı, uzun vadede ise kazanç getirecektir.
Böyle bir yola girmek için henüz erken olabileceğini belirten Wolff, zamanın daraldığının da farkında.
Wolff, “Kesinlikle her gün önemli ve şu an zaman kaybediyoruz. Arayı kapatmak zor olacak.”
“Bu nedenle yelkenleri doğru yöne çevirmek için hemen doğru ve kesin kararlar almamız gerekiyor.” dedi.